İsimler önemlidir. İnsana hayatı boyunca her gün söylenen bir şey, önünde sonunda, onu az ya da çok kendisine benzetir. Sadece ismini beğendiğim için oynadığım atlar olduğu gibi, isminin akıcılığına vurulup dinlediğim müzisyenler de var. James Vincent McMorrow adlı bir İrlandalının kareli gömlek giymesi, sakal bırakması ve içime dokunan bir folk yapmasından daha doğal ne olabilirdi ki?
1983, Dublin doğumlu McMorrow müziğe sarılmış, kendi müziğini bulana kadar yılmadan aramış bir adam. Post-hardcore gruplarında davulculuk yaptıktan sonra müziğe solo devam etme kararı almış ve dört yıl boyunca kendini müzik ve şarkı yazımı konusunda eğitmiş. Demolarıyla EMI’ın dikkatini çekip bir albüm kaydetmek üzere Londra’ya gitmiş fakat içindeki şarkıları bir türlü dışarı çıkaramamış. Albüm anlaşması suya düşüp hayal kırıklığı ruhu sarınca İrlanda’da her şeyden uzaklaşabileceği bir sahil evine yerleşmiş. Tahmin edebileceğiniz gibi Londra’daki stüdyoda utangaç davranan şarkılar, burada bir bir dökülmüş McMorrow’un gitarından kuma. Sonuç, ilk olarak 2010 yılında İrlanda’da yayımlanan Early In The Morning.
James Vincent McMorrow’un yumuşak ve albümün çoğunda fısıltıya yakın olan sesinden geceleyin için için yanan odun çıtırtıları gibi narin, toz toprak kaldırarak koşuşan tavuklar gibi neşeli, şafak sökerken başlayan sağanak gibi hüzünlü hikayeler dinliyoruz 45 dakikalık albüm boyunca. Sekerek ilerleyen akustik gitarlar piyano ve vurmalıların eşliğiyle tepeler ve düzlükleri aşıp denize ulaşıyor. McMorrow nazik bir adam, ellerine bıraktığım ruhuma iyi davranıyor. Güzel sesiyle usul usul şarkı söyleyen insanlar hiç kötülük yapamazmış gibi hissederim hep. O yüzden Breaking Hearts‘ta “Uzun zamandır eğlence olsun diye kalp kırıyorum” dediğinde şaşırıyorum. Albümden çıkıp zihnime iyice yerleşen ilk şarkı da bu oluyor: “Oranın kızları çok güzeldir, bana iyi davranırlar. Oranın kızları çok güzeldir, gözümde boş kabuklardan farksızlar."
Şu günlerde Avrupa turnesine devam eden James Vincent McMorrow, yeni EP’si We Don’t Eat‘i Şubat ayında çıkardı. Gerek sesi, gerek şarkılarını yazarken inzivaya çekilmesiyle Justin Vernon‘la kıyaslanan McMorrow, hala yolun başında olduğunu söyleyebileceğimiz, gözden kaçırılmaması gereken bir müzisyen.
Aşağıda Early In The Morning’den Sparrow & The Wolf‘un, geçtiğimiz yıla ait turne görüntülerinden oluşan videosunu izleyebilirsiniz.
No Comments