Haftanın Albümleri (11.02.2020): Beraber ve Solo Geri Dönüşler

Khruangbin

Gözümüzü yeni albüm, EP ve single’lara çevirdiğimiz müzik turunda bu hafta yol ikiye ayrılıyor. Bir yanda sakin vokaller, acelesiz ritimler, dinledikçe açılan şarkılar; diğer yanda ele avuca sığmayan enerji ve söyleyeceğini bir an önce söyleme telaşı.

Listemiz uzun bekleyişleri sonlandıran albümler, efsanevi isimlere yeni yorumlar, genç kariyerlerde sağlam adımlar ve dikkat çekici işbirlikleriyle dolu.

Makaya McCraven & Gil Scott-Heron – We’re New Again – A Reimagining by Makaya McCraven (XL Recordings)

Gil Scott-Heron’ın 10 yıl önce yayımlanan son albümü “I’m New Here”, caz davulcusu Makaya McCraven’ın yorumuyla yeni bir kimlik kazanıyor.

Heron’ın kariyerinin son yıllarında, röportajlarında belirttiği üzere çok da sahiplenmeden kaydettiği albüm, onu yaşam mücadelesiyle dolu 16 yıllık bir sessizlikten çıkarmıştı. McCraven, Heron’ın sesine çoğunlukla piyanonun eşlik ettiği şarkıları ve spoken-word parçaları alıp, sürükleyici caz-blues düzenlemeleri içine yerleştirmiş. “We’re New Again”i dinlerken iki müzisyenin zaman ve mekan sınırlarını aşıp birbirleriyle müzik üzerinden konuşmasına tanık oluyoruz.

Isobel Campbell – There Is No Other (Cooking Vinyl)

Tanıdık bir sesin sıcaklığına saklanmak istediğimizde, Isobel Campbell her zaman doğru adres. Önce 90’ların soundtrack’ine işlenmiş Belle and Sebastian albümlerinde, sonra solo işlerinde, üstüne Mark Lanegan ile kaydettiği üç albümde buluştuk. Campbell’ın beşinci solo albümü “There Is No Other”, 14 yıllık bekleyişi sonlandırıyor.

Şehrin işlek caddelerini kar kaplamış ve tüm sesleri fısıltı seviyesine indirmiş gibi sakin, Campbell’ın meleksi vokaliyle nefes alan, içinde gospel, folk, synth-pop etkileri barındıran “There Is No Other”, sakinliğin bulaşıcı olduğuna bir kanıt. Dinlerken dünyanın ağırlıklarından çözülüp hafiflediğini hissetmek mümkün.

Green Day – Father of All Motherf*ckers (Reprise)

2004 tarihli “American Idiot” ile kariyerini baştan yaratan Green Day’in ilk günlerindeki kaygısız, apolitik, sadece eğlenmek isteyen haline geri dönüş yolculuğu, grubun 13. albümü “Father of All Motherf*ckers” ile son durağına varmış gibi görünüyor. “American Idiot”ın görseli üzerine albüm adının çiziktirilmesiyle oluşturulan kapak da bunu düşündürüyor.

“Father of All…” 26 dakikalık süresiyle Green Day’in en kısa albümü. Billie Joe Armstrong, albümün “sallamamak” üzerine olduğunu söylerken çok ciddi. İçinde bolca gençlik isyanı, dans pistinde telefonunu kaybetme hikayesi, sahte insanlara öfke ve lise yergisi var. Green Day’in zaman zaman kimi dinlediğimizi unutturduğu albüm, kolayca tüketiliyor ve kolayca da unutuluyor.

Shopping – All Or Nothing (FatCat)

Londra çıkışlı post-punk üçlüsü Shopping, dördüncü albümü “All Or Nothing”de statik davullar, gitar işçiliği, sentetik sesleri daha önce yapmadığı kadar kucaklaması ve pop’a göz kırparken post-punk karanlığına sırtını dönmeyen tavrıyla güzel bir denge yakalıyor.

Prodüksiyon anlamında daha temiz ve pop dostu bir albüm yapmış olmaları, her zamanki enerjileri, yaratıcılıkları ve davetkarlıklarından bir şey kaybettirmemiş. Shopping, dinleyen herkesin konserde görmek isteyeceği türden bir grup.

The Homesick – The Big Exercise (Sub Pop)

Hollandalı The Homesick, pop, psychedelia, post-punk ve deneysel yaklaşımların kesiştiği bir noktada duruyor. İkinci albümü “The Big Exercise”ı Sub Pop çatısı altında yayımlayan grubun müziğinin katmanları arasında keşfedilecek çok şey var.

Üç yıl önce paylaştıkları “Youth Hunt” albümündeki agresif, çapaklı post-punk sound’unu yeni albümlerinde daha neşeli tınlayan psychedelic bir battaniye altına gömseler de, The Homesick’in her an hamle yapmaya hazır enerjisi albüm boyunca seziliyor ve kapanış şarkısı “Male Bonding”de su yüzüne çıkıyor.

SINGLE / EP

Khruangbin / Leon Bridges – Texas Sun (Dead Oceans)

Son yıllarda büyük başarı yakalamış iki Teksaslı isim, psychedelic rock üçlüsü Khruangbin ve soul şarkıcısı Leon Bridges, 2018’deki Kuzey Amerika turnelerinin ardından bu defa stüdyoda bir araya geldi ve ortaya dört şarkılık “Texas Sun” EP’sini çıkardı.

Güneş altında kavrularak eyalet boyunca uzanan otoyollarda bir road trip ritminde ilerleyen EP, iki isim arasındaki kimyanın gücünü gözler önüne seriyor. Muhtemelen hem Khruangbin hem Leon Bridges dinleyicileri, bu işbirliğinin devamını isteyecektir.

Sharon Van Etten – Beaten Down (Jagjaguwar)

Sharon Van Etten, 2019’un en iyi albümlerinden “Remind Me Tomorrow”u yayımladıktan yaklaşık bir yıl sonra, yeni single’ı “Beaten Down”u etkileyici bir video eşliğinde dinleyiciye sundu.

Van Etten’ın “İnsanın yaşamını değiştiren seçimler yapması ve onların hayata geçtiğini görecek kadar güçlü kalması” ile ilgili olduğunu söylediği “Beaten Down”, karanlık düzenlemesiyle müzisyenin yeni albümüne dair merakımızı körüklüyor.

Bu içerik RedBull.com’da yayımlanmıştır.