[Caldo Verde – 2014]
San Franciscolu folk müzisyeni Mark Kozelek, 2002’den beri Sun Kil Moon projesiyle kayıtlar yayınlıyor. Grubun altıncı albümü Benji, adını 1974 tarihli, başrolünde bir köpeğin bulunduğu Amerikan filminden almış.
Sun Kil Moon albümlerinde bulacağınızdan emin olduğunuz şeyler samimi şarkı sözleri, duyulduğu anda insanın içine işleyen vokaller, en yakınınızdaki otobüse binip yollara düşme isteği veren gitar melodileri ve müzikle arınıyor olma hissidir. Benji’de bunların hepsi var. Bir saatlik albüme atlayıp nereye isterseniz oraya gidebiliyorsunuz. Sun Kil Moon’un duru müziği sadece uzam değil, zaman içinde de geçerli bir pasaport. Kozelek kendi geçmişini hatırladıkça, kendi anılarımız da onunkilerle beraber yüzeye çıkıyor.
Sun Kil Moon’un kadrosu her albümde değişiyor. Benji’nin davullarında Sonic Youth’tan Steve Shelley, piyanosunda Casiotone for the Painfully Alone projesiyle tanıdığımız Owen Ashworth var. Will Oldham (Bonnie ‘Prince’ Billy) ve Jen Wood da albümde yer alan isimler arasında.
Mark Kozelek’in hikayeleri kendi başımızdan geçmiş gibi tanıdık, sesiyse kendi kafa sesimiz gibi dost. Çocukluk aşklarının yaşlanması, aile fertlerini kaybetme korkusu, ilk cinsel hazlar, dostların/akrabaların giderek rutinleşen ölümleri, kendi bedeninin ihtiyarlamasına tanık olma, başkalarının ölümlerinin artık hep kendi sonunu hatırlatması… yaşadığımız/yaşayacağımız onlarca şeyin yalın bir biçimde anlatılması insanın bunları kabullenmesini kolaylaştırıyor aslında. Hayat, hareket eden bir arabada bir an gözümüzü açınca camdan gördüğümüz flu görüntüden ibaretse bile güzel. Güzel bir şey çıkacak diye beklerken elimizi her daldırdığımızda acılar çektiğimiz lanet bir torba olsa da güzel.
Sun Kil Moon her zaman olduğu gibi yine dünya üzerindeki tüm sesleri susturup kendisini dinletiyor. Dinledikçe dikenler yumuşuyor, rüzgar hissediliyor. Mark Kozelek’in müziği vasıtasıyla bildiğimiz arkadaşlığı değerli ve mutluluk verici.
No Comments